26 Temmuz 2010 Pazartesi

Gitmek üzerine - mi (?)


ne tuhaf! insanoğlunun yaşamda en geç keşfettiği şey,şimdiki zamanmış.İnsan içinde yaşadığı anı derinleştirmeyi zamanla,yani zamanı azaldıkça öğreniyor.sonra açıyor gözlerini. oysaki,gidişler bitmiş olmalıydı. buysa yaşamak yaşıyorum canım dostum!
gidişler daha bitmemiş oysa ki.. neyin gidişi bu ? belli değil,demek. içimden geçen en mutlu sözcük olurdu . ama belli.
kararsızlık gidişi.
İsmet Özel gelir aklıma bir köşesine oturur. hep gidiş oldumu; yaşam,hava,su,toprak,işleyiş. başka çözüm yoktur haliyle.
Yılmadan yap. fırsatını kaçıracağın için değil,önünde yılgınlık göstereeceğin herkesin bir zorba beya zorba adayı olması yüzünden.yılda ki socaktan kavrulana gölgen,suda boğulana elin erişşin. önce yap,sonra açıklarsın. bilgece yap. yani koruyarak,yani için titreyerek,yani yıkılmasın diye. tutkuyla yap.sonra verilen yaşama gücünü kullan.yılmadan,bilgece ve tutkuyla. önce yap,sonra açıklarsın.
neyin cakası bu... neyin huzursuzluğu. neyi açıklayacağını bilmeyen zihin nereye giderek neyi yaparak neyi-nasıl açıklar ya rabbim.
bilmeyen akıla bilen akılmı koşmalı. mecvuriyetle kararsızlık insanı tozlu ama yeşillik amma kurtarıcı amma yıldırıcı biryere sürüklermi.. sonucunda karışımın ya mucize çıkcak yada "hiçlik" mi..
gidişler bu denli olunca anlıyor ki zihin ; hırslar bile, o yenilmezler olan bile yenilip kurban olabiliyormuş. kaybolan gidiş yolu,çeldiren çizgiler.
Yılanın kabuk değiştirmesi gibi kabuğumdan sıyrıkmaktı isteğim oysaki.ayak seslerimi kimse duymasın diye karıncanın ki gibi atmaktı adımlarımı oysaki. silahlarını sırtlarında taşıyan akrepler gibi olmaktı.. çünkü bilirdim ki şeytan arkadan yaklaşmaktadır.ama; tatlı gibi bir yaşam için zehir içişi oldu bu gidişler bize.
yanıp kavrulmuş,susamış,yorgunken ben. bir çok kişi sebebini bilmeyen gidişlere yol aldılar. sorgulardı zihin,tas-tarak kalsın mühim değil. beden gitmesin,ruh gitmesi,gitmesin ki savaşşın..son mızrağınıda çeksin.
ve akşam güneşinin hain bakışlarını fark etti;
şimdi gidiş yolunu arayanlardan oldu zihnim.
"neden?" mi dedi ona gönlüm..;
mec ..
mecvu..
mevuri..
mecvuriyet.!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder