8 Aralık 2011 Perşembe

buruşuk kağıt


Hangi şarkının son mısrasına kopamadan geldinden tam aklımın ortası oturdun bilemiyorum.
Hangi akılla yolunu takip ettinde bana çıktı merak etmiştim,şimdi etmiyorum. Hangi milyonlarca kadının arasından bu çizgiyi buldun. çokmu düz geldi bu çizgi sana? hayatta ki bütün ve kadınlarda ki bütün yamuk çıkışsız çizgilerden sonra...
Hangi tazelik seni aldatabilirdi ki beynimde ki.. tanışmadığın tazelik. sana yağtığın herşey olağanüstü geliyor belki. eğer yaşamın tazeliğinden yoksunsan, o zaman kaçınılmaz olarak biliyorsun cehennemin eski çukurlarından kalmış bir tazeliğe sahip olduğunu. Ama bu tazelik seni aldatıyor. diğerlerinin seni aldattığı gibi değil,senin bunca zaman kendini aldattığın gibi. gerçeği unutmanı yada onlara omuz silkmeni yada acısız kabullenmenimi sağlıyor bunlar olayları?.. sanırım evet. çünkü her şeye rağmen bugün,ilerlemenin daha da ileri gitmek için yola çıktığı şimdiki bugündür,başka bir deyişle bugünkü gündür. ama sen bugünkü gündede yoksun,yokdun,olmadın ..
Sen bir "batıl inançsın" . ve batıl inanç en kolayıdır.
yanlızca hayatta kalmakla, sanki kendi yolunu tıkıyorsun gibi bir duygu var içinse.Yine de bu engellemeden , hayatta olduğun sonucunu çıkarıyorsun. ama sonuç hep aynıydı; sen yokdun,yoksun..
çünkü bir dağılış içinde yaşıyorsun.. benden öteye dağılmana henüz zaman daha çok geçmemişken bile çok az kaldı..
neden mi?
"buruşuk kağıtlar gibisin sen ve gereksiz tüm cümlelerin"