13 Ağustos 2010 Cuma

..ve o siyah saçlarını kes yavaş yavaş


Sevilmeyi hak etmediğini düşünen herkes yanlızdır. her seferinde yanlızmıyım. yoksa zaten yanlızlığa mahkummuyum.. biri varki "arsız" olmayı bilmiş.öğretmiş. sonra varlığın bütününe sahip olmuş. yalan söylemiş onca şarkı. "
hiç"; inanmışız.
Çocuk,
Her vedanın ardında bir bekleyeni vardır kimsenin bilmediği
Ve her gözyaşının altında bir dua kimsenin duymadığı
Çevir gökyüzüne başını.
Bakma arkana!
Daha sert basa basa, daha güçlü!
Anlat bu kara şehrin yollarına ak adımlarınla!
Gitmek yenilmek değil kazanmak da!
Gitmek gitmektir işte.
Hepsi bu.
evet,sahip olmak bu kadar kolaymış.bir bir dağılıyor herkes. "hareket vakti" diyemiyor ama kimse. bu dendiğinde herkesin tün sevdikleri derin ve tatlı bir uykuya dalmış olacak çünkü. o an herkes öğrendiği arsızlığı uygulayacak.
sen söyle Tanrım! daha büyük bir yokoluş olmaz değilmi.
bir melekte yok ki soralım.. herkes gidecek gibi durursa "Sen"i yada meleğini bulmaya mecal nerde olsun zaten..
savurdum yüzüme yanlızlığımı..ne yaptı bana,ne anlattı unuttum..

sildim yüzümden tüm yalanlarını bu şehrin
Topladım kalbimi cadde cadde sokak sokak
Kazıdım ayak izlerimi birer birer kıyı kaldırımlarından
Bakmadım yüzlerine hiç görmedim onları
bu kez ağlamadım bu kez git ..
Bu sahte baharlarla.Kıymetsiz dualarla...utanmaz yağmurlarla..
nereye gidiyorum ?
nereyemi.. gaipten bir ses verdi cevabı ;
"başa sarmaya,başa!"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder